Uzun yüzyıllar Türk toplumu içinde hür ve rahat yaşamış olan azınlıklar, yer yer gizli cemiyetler kurmuşlardı. Bunların gayesi asayişi bozarak, mütarekenin 7'nci maddesinin uygulanması için bahaneler yaratıp hak kazanmak ve Avrupa Devletlerinin müdahalelerini sağlayarak yurdumuzun çeşitli bölgelerini kolayca işgal etmekti.
a)Mavri Mira Cemiyeti
b)Pontus Rum Cemiyet
c)Hınçak Komitas
Milli Varlığa Düşman Cemiyetler:
c)Kürt Teali ve Teavün Cemiyeti
b)Teali-i İslam Cemiyet
c)İngiliz Muhipleri Cemiyeti
Bir kısım aydınlar da Amerika mandasını istiyorlardı. Bunlardan başka memleketin hemen her yerinde Hürriyet ve İtilaf, Sulh ve Selamet Cemiyetleri vardı.
Milli Cemiyetlerin Kurulması
İstanbul Hükümeti, Türk davasını ele alıp yürütecek durumda değildi. Bütün bu felaketlere karşı kayıtsız, duygusuz bir seyirci durumunda kalmıştı. Bu koşullar altında örgütsüz, başsız Türk Milleti, kurtuluş görevinin kendisine düştüğünü anladı, bizzat çalışmağa karar verdi. Yurtsever Türk evlatları yer yer milli duygulara dayanan cemiyetler kurdular:
a)Trakya-Paşaeli Cemiyeti
b)Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti
c)Trabzon ve Havalisi Ademi Merkeziyet Cemiyetd)İzmir Reddi İlhak Cemiyeti:
İzmir'in Yunanlılar tarafından işgal edileceği duyulunca İzmirli vatanseverler bu cemiyeti kurarak İzmir'in işgaline engel olmak istediler.
1-İngiliz himayesini isteyenler
2-Amerikan mandasını isteyenler
Bağımsız yeni bir Türk devletinin kurulması için verilecek tek karar, Türkün vatanına, Türkün bağımsızlığına saldıranlar kim olursa olsun, bütün milletçe hazırlanıp direnmektir. Bu mücadelenin parolası Ya istiklal, ya ölüm'dür.
İstiklal Savaşının Esası
Türk İstiklal Savaşı, yeni ve tamamen bağımsız bir Türk Devleti kurmak için girişilen, çok yönlü, milli bir mücadelenin bütünüdür. İstiklal Savaşı vatanın yalnız düşmandan kurtulması için yapılmış askeri ve siyasi bir hareket değildir. Aynı zamanda Türk devriminin bir safhasıdır. Bunu şöyle hulasa edebiliriz:
1-Memleketin yabancı işgal ve istilasından kurtarılması.
2-Saltanatın kaldırılmasıyla, milli egemenliğe dayanan hür ve bağımsız bir devletin kurulması,
3-Hilafetin kaldırılması, laikliğin kabulü.
4-Milli egemenlik ve laiklik esaslarına göre kurulan bu devletin çağdaş Batı medeniyeti seviyesine ulaştırılması.
5-Türk kültürünün yabancı tesirden kurtulması, milli kültürün geliştirilmesi.
6-Osmanlı Devletindeki ekonomik bağımlılığın yeni Türk Devletine bulaştırılmaması.
İstiklal Savaşını dört kısımda tetkik edebiliriz
1.Milli Birliğin Mustafa Kemal tarafından kurulması,
2.Osmanlı Hükümeti ve iç ayaklanmalarla mücadele,
3.Dış düşmanlarla mücadele,
4.Devrimler.
Milli Birliği Mustafa Kemal Tarafından Kurulması
Bu mücadelede Mustafa Kemal'in dayandığı tek kuvvet kaynağı kahraman ve asil Türk ruhu idi. Mustafa Kemal bu hususu şöyle ifade etmiştir:
Ben 1919 yılının Mayıs'ında Samsun'a çıktığım gün elimde maddi hiç bir kuvvet yoktu. Yalnız Türk milletinin asaletinden doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek manevi bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, Türk milletine güvenerek işe başladım.
Mustafa Kemal Samsun'a çıkar çıkmaz milli kuruluşlar ve ordu komutanları ile ilgi kurarak kurtuluş davamız için düşündüklerini uygulamağa başladı. Samsun'dan Amasya'ya geçen Mustafa Kemal "Vatanın bütünlüğünü ve istiklalin kurtarılması" için milleti birlikte çalışmağa davet eden, Amasya genelgesini yayınladı. (22 Haziran 1919)
Amasya Genelgesinin Maddeleri:
1.Vatanın bütünlüğü, milletin istiklali tehlikededir.
2.Merkezi Hükümet, üzerine aldığı yetkileri hakkıyla kullanamamaktadır. Bu hal milletimizin hiçe sayılması sonucuna veriyor.
3.Milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
4.Duruma çare bulmak, milletin hak isteyen sesini dünyaya duyurmak için her türlü etki ve denetimden uzak bir milli heyetin kurulması gereklidir.
5.Anadolu'nun her suretle en emin yeri olan Sivas'ta milli bir kongrenin toplanması kararlaştırılmıştır.
6.Her ilden milletin güvenini kazanmış üç delegenin hemen yola çıkarılması gerekmektedir.
7.Her ihtimale karşı keyfiyetin milli bir sır halinde tutulması gereklidir.
Amasya genelgesi İstiklal Savaşına bir başlangıç ve milli egemenlik yolunda atılmış ilk adımdır. Mustafa Kemal bütün komutan ve valilere gönderdiği diğer bir genelge ile de, milletin içinde bulunduğu feci durumu anlatarak, halkı mitingler yapmağa ve işgal olayını protesto etmeğe devam etti.
Milli Kongreler:
A-Erzurum Kongresi (23 Temmuz 1919)
Kongrede alınan kararlar şunlardır:
1.Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür; vatanın çeşitli parçaları birbirinden ayrılamaz.
2.Yabancı işgal ve müdahalesine karşı ve Osmanlı Hükümetinin dağılışı halinde, millet hep birlikte savunacak ve direnecektir.
3.Vatanın istiklalini korumağa Merkezi Hükümet muktedir olmadığı takdirde, gayeye ulaşmak için bir geçici hükümet kurulacaktır. Bu hükümet üyeleri, milli kongre tarafından seçilecektir. Kongre toplantı halinde değilse, seçimi Heyeti Temsiliye yapacaktır.
4.Kuvayı Milliyeyi etken ve milli iradeyi egemen tutmak esastır.
5.Hıristiyan ahaliye siyasi egemenlik ve sosyal dengeyi bozan haklar verilemez.
6.Manda ve himaye kabul olunamaz.
7.Milli Meclisin derhal toplanması ve hükümet işlerinin meclisin denetlenmesine konulmasını sağlamak için çalışılacaktır.
Kongre bir Temsil Heyeti seçerek dağıldı. Bu heyetin vazifesi, kongrede alınan kararları gerçekleştirmekti. Temsil Heyeti Başkanlığına Mustafa Kemal seçildi. Kongre sonunda Mustafa Kemal şu sözleri söylemiştir: Tarih kongremizi, ender ve büyük bir eser olarak kabul edecektir.
B-Sivas Kongresi (4 Eylül 1919):
Alınan önemli kararlar şunlardır:
1.Anadolu'da ve Rumeli'de kurulmuş olan bütün Müdafaai Hukuku Milliye Cemiyetleri, Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti adını aldı.
2.Memleketi, içinde bulunduğu halden kurtarmak için derhal Milli Meclisin toplanması lazımdır. Milletin mukadderatı bu meclisin denetlemesine bırakılacaktır.
O sırada bazı delegeler, içinde bulunduğumuz durumdan yalnız kendi gücümüzle kurtulacağımızdan şüphe ederek, Amerika Mandasının kabulünü istediler. Uzun tartışmalardan sonra manda fikri reddedildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder